Saygıdeğer İstanbullular,

Yeditepe Fatih’in yeni sayısında yeniden birlikteyiz. Tüm okurlarımızı muhabbetle selamlıyorum. Bu sayı ile aynı zamanda beş yıllık bir dönemi tamamlamış bulunuyoruz. Geçen 5 yılda ülke olarak acı tatlı birçok olay yaşadık. Salgınlar, depremler gördük. Küresel krizlere, yanı başımızda yaşanan savaşlara şahit olduk. Zor zamanlarda, birbirimize her kenetlenişimizde güçlü bir ülke ve millet olmanın ne demek olduğunu, birlik beraberlik, kardeşlik duygusunun değerini daha iyi anladık.

 

Deneyimlediğimiz süreçler güçlü bir ülke olma yolunda direncimizi ve kararlılığımızı sınarken her defasında bize, niçin çok çalışan, üreten bir ülke olmalıyız sorusunun yanıtlarını da sunmuş, bu yolda sarf edilen emekler, hamd olsun, özellikle gençlerimizin dünyasında bir karşılığını bulmuştur. Bugünün gençleri kendi potansiyellerine güveniyor ve daha müreffeh, güçlü bir Türkiye’yi bilgi ve donanımlarıyla inşa edeceklerinden emin durumdalar. Artık hepimizde pekişen bu düşüncelerde Türkiye’nin son çeyrek yüzyılına damga vuran eser ve hizmet siyasetinin payı büyük.

 

Fatih Belediyesi olarak kendimizi bu eser ve hizmet siyasetinin güçlü bir halkası kabul ediyoruz. Zira beş yıllık zaman diliminde kalkınma yerelden başlar düşüncesiyle çok çalıştık ve Fatih’imize 400 proje kazandırdık. Her şeyden önce biz, medeniyetimizin bilgi, birikim ve değerleriyle ihya olan bu güzel şehri üzerimizde bir emanet olarak görüyoruz. İstanbul’un kendisi de içinde kutsal emanetleri muhafaza ediyor. Biz Fatih’in konumunu, İstanbul’u temeli, geçmişimizle geleceğimiz arasındaki bağlantıyı sağlayan bir köprü olarak değerlendiriyoruz. Bu medeniyet köprüsünü temel ilkelerimiz üzerinde yükseltmeye, taş üstüne bir taş da biz koyarak güçlendirmeye kararlıyız.

 

Elbette şehrin hizmetkârlığı da bir bayrak yarışı hâlinde sürmüş, sırası gelen emeğini, çabasını layıkıyla ortaya koymaya çalışmıştır. Ümit ederim ki hemşehrilerimizin değerli teveccühleriyle yeni dönemde de hizmet yolculuğumuz sürer. Ecdattan devraldığımız emaneti gençlerimize devredecek olmanın sorumluluğu altında hareket etmeye, adımlarımızı büyük bir hassasiyetle atmaya devam ederiz. Yeri gelmişken İstanbul’un ilk belediye başkanı Hızır Bey’den başlayıp bugünlere kadar bu hizmet yarışında çabası, gayreti olan herkesi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.

 

Dergimiz bu sayıda tarih sahnesine çıktığı ilk andan beri her zaman önemini ve değerini korumayı başaran büyülü şehir İstanbul’un emanetlerine sayfalarını açıyor. Diğer konulardaki yazılarımız da şehrimizi daha yakından tanımanız, Fatih’imizin önemli şahsiyetleriyle tanışabilmeniz açısından oldukça değerli. Başından sonuna zevkle okuyacağınıza inanıyorum. Yeni bir sayıda yeniden görüşebilmek dileğiyle, hoşça kalın.