SİNEMADA KAPI METAFORU

SİNEMADA KAPI METAFORU

Eda Selimoğlu

Film yapımlarında kapılar, karakterlerin içsel yolculuklarını ve kişisel dönüşümlerini anlatmak için bir metafor olarak sıklıkla kullanılırlar. Doğru işlendikleri filmlerde geçişi sağlayan bir madde olmanın ötesine geçer, seyirci için bir empati aracına dönüşürler. Bir kararın eşiği, benliğin keşfi ya da bir cesaret kırıntısına giden bir kapı sahnesi farkında olmasak da bizi kendi içsel deneyimlerimize dönmeye davet eder.

Her birimiz zihnimizin içinde şahsımıza münhasır yöntemlerle bir kapıyı açıyor, kapatıyor bir başkasına yöneliyor bazılarınıysa sadece aralayabiliyor yarı açık bırakıyoruz. Hepimiz içsel dünyalarımıza açılan bu kapıların ardında kendi senaryolarımızı yazıyor, onları beyaz perdeye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bir filmi izlerken gördüğümüz fiziki kapılar çeşitli anlatı biçimleriyle içimize dönmeyi, kendi kapılarımızın ardındakileri gözlerimizin önüne getirebilmemizi sağlıyor.

  1. İstanbul Film Festivali’nde gösterilen Sigurno Mjesto hikâyesi, çekim teknikleri ve kapıları kullanma biçimiyle içsel deneyimlerimize dönme davetine kayıtsız kalamayacağımız filmlerden. Gelin bu davete icabet edelim ve seyirciler için de anlam taşıyan kapı metaforunun başarılı bir örneğiyle tanışalım. Sinemada kapıların kullanımıyla kendi içimizde aralanan kapılara birlikte bir göz atalım.

ANLATININ EŞİĞİNDE BİR FİLM: SIGURNO MJESTO

  1. İstanbul Film Festivali’nde gösterilen Türkçeye “Güvenli Bir Yer” olarak çevrilen 2022 yapımı Sigurno Mjesto, yönetmen Juraj Lerotic ‘in ilk filmi. Yaşanmış bir hikâyeden uyarlanan ve kapı metaforunu etkili bir şekilde kullanan bu film karamsar ve seyirciye oldukça zor bir izleme deneyimi sunuyor. Film hem üzerine çok fazla konuşulmayı hem de birlikte susulmayı hak ediyor.

Başarısız bir intihar girişiminde bulunan Damir’in ailesinin hayatı yaşadıkları olay sonrasında birden ve kökten değişiyor. Damir’in annesi ve kardeşi 24 saat boyunca onu hem kendisinden hem de düşmanca buldukları sistemden korumaya çalışıyor. Sabit bir çekim tekniğiyle çekilen film vermek istediği mesajların neredeyse çoğunu kapılarla gerçekleştiriyor. Hiçbir kamera hareketi göremediğiniz filmde oldukça fazla kapı metaforu göze çarpıyor. Birbiri ardına kapanıp açılan kapılar, kapı gıcırdamaları, kapıdan yansımalar, yarım bırakılan kapılar kapı metaforuna dair ne varsa filmde çarpıcı bir şekilde işlenmiş.

Uzun bir hastane sahnesiyle açılış yapan film sabit kamera çekiminde ardı ardına kapanıp açılan kapılar ana karakter Damir’in onu iyileştirmeye çalışan sağlık çalışanlarının ve kardeşinin yaşadığı kargaşa halinin yanı sıra aslolanın Damir’in yaşadığı içsel karmaşa olduğunu hemen anlıyoruz.

Film boyunca gözümüzün önüne iliştirilen fiziksel kapılar, karakterlerin bir odadan diğerine geçiş yapmalarını ve aralarında iletişim kurmalarını sağlıyor. Damir’in intihar girişiminden sonra onu korumak isteyen kardeşi ve annesiyle olan bağın güçlendiği mesajı seyirciye kapılar üzerinden çarpıcı bir şekilde veriliyor. Kapılar, hikâyenin akışını kontrol ederken, karakterlerin arasındaki ilişkilerin gelişmesine ve değişmesine şahit oluyoruz.

Tüm bu kapı geçişleri izleyicideki merak, belirsizlik ve gerginlik duygularını uyandırarak gerilimin artmasını sağlıyor.

Damir’i kendisinde korumaya çalışan ailesinin sağlık sistemi ve polislerle verdiği mücadele yine kapılar üzerinden veriliyor. Seyircinin bu mücadeleye empati kurarak ortak olunması sağlanıyor. Bu kurumlarla olan ilişkilerin kapı metaforu kullanılarak anlatılması izleyiciyi duyarlı olmaya teşvik ederek zihinsel sağlık konularında toplumsal farklılık oluşturmaya çalışıyor.

Kapılar, geçişler, sınırlar ve toplumsal temalar aracılığıyla film, kırılgan bir ruhun 24 saatini kapı metaforunu ustalıkla kullanarak izleyiciye geçiriyor. Seyirciyi filme eşlikçi olmaya zorluyor ve izleyen herkesin içinde bir yerlere dokunuyor.

İzlendiği salonda birbirini tanımayan onlarca insanın perde kapandıktan sonra telefon ekranına bakma refleksini bile bulamadığı, film bitti ayaklanmasının çıkardığı uğultudan uzak bir bitiş yaşamayalı epey zaman olmuştu. Sigurno Mjestokapı metaforunu başarılı bir biçimde kullanan en yeni filmlerden biri.  Mükemmel bir şekilde mantıklı çalışmayan her şeyiyle izleyenleri bir süre boşlukta koşturacak gibi.

İZLEDİĞİMİZ KAPILAR BİZE NE SÖYLÜYOR

Sinemada kullanılan semboller ve metaforlar, film deneyimine derinlik ve anlam katarken, bizlerin duygusal ve düşünsel bir yolculuğa çıkmasını sağlar. Bu sembol ve metaforların en bilinen ve etkili olarak kullanılanı kapı, filmlerde sadece bir fiziksel geçiş noktası değil, aynı zamanda derin bir simgesel anlama sahiptir. Kapılar farklı filmlerde farklı anlam katmanlarıyla kullanılabilir ve izleyiciye derin düşünceler sunabilir. Bir kapı, fiziksel bir geçiş noktası olabilirken, aynı zamanda kişisel bir dönüşümün sembolü olarak karşımıza çıkabilir. Genellikle bir geçiş noktası veya bir dönüm noktası olarak tasvir edilen kapıları insanların bilinmeyene doğru ilerlemek için cesaretlerini sınaması, yeni bir dünyaya adım atmaları veya mevcut dünyalarında büyük değişiklikler yapmaları gerektiği anlamına gelirler. Aynı zamanda gerçeklik ve illüzyon arasındaki sınırları temsil ederken, karakterlerin gerçeği keşfetmek veya içsel bir dönüşüm yaşamak için kapıları geçmeleri gerektiğini de gösterirler.

Kapı, bir sınırlama veya ayrım noktası olarak da görülebilir. Kapının arkasında farklı bir gerçeklik, macera veya bilinmeyen bir dünya bulunabilir. Karakterler, kapının ardındaki yeni dünyaları keşfederken kendi sınırlarını zorlar ve değişime uğrarlar. Yeni bir başlangıç veya dönüm noktası olarak görülen kapılardan geçen karakterler, kapıyı geçtiklerinde geçmişlerini geride bırakır ve kendilerini yeni bir maceraya veya keşfe açarlar. Bu, izleyicilere de hayatlarında yeni bir sayfa açma ve dönüşüm potansiyeli olduğunu hatırlatır.

Kapı metaforu aynı zamanda cesaretin ve adım atmaya karar vermenin sembolüdür. Karakterler, kapıyı geçmek için cesaretlerini toplar ve bilinmeyene adım atarlar. İzleyiciler için de bu, kendi korkularıyla yüzleşme ve yeni deneyimlere açık olma çağrısıdır. Kapıyı geçmek, belirsizlikle yüzleşme cesareti gerektirir, ancak bu cesaret, kişisel büyüme ve keşif için önemli bir adımdır.

Kapılar kişisel büyüme, özgürlük arayışı ve kurtuluş temalarını da vurgulayabilir. Ana karakterler, kapılardan geçerek kendi korkularıyla yüzleşir, sınırlarını aşar ve kendilerini keşfederler

Metafor olarak kapılar sınırları aşmayı ve kendini sınırlayan inançlardan kurtulmayı temsil ederler. İçsel bir yolculukta, karakterin mevcut düşünce kalıplarını ve alışkanlıklarını sorgulaması ve dönüştürmesi gerekebilir. Kapıların geçilmesi, karakterin içindeki potansiyeli açığa çıkarması ve kendini gerçekleştirmesi için de bir fırsat sunarlar.

Kapıların renkleri, tasarımları veya yerleştirildikleri mekanlar gibi detaylar da ekstra anlamlar taşıyabilir. Her bir film, kapı metaforunu kendi hikâye ve tema bağlamında benzersiz bir şekilde kullanır.

Sinemada kapı metaforu, sadece karakterler için değil, izleyiciler için de anlam taşır. Seyirciler, karakterlerin kapıyı geçmeleriyle birlikte yeni bir dünyaya adım atmış gibi hissedebilirler. Bu deneyim, seyircilerin kendi hayal güçlerini kullanmalarını ve kendilerini filmdeki hikâyenin bir parçası gibi hissetmelerini sağlar.

Unutmamalıyız ki, kapılar ve metaforların yorumları sübjektif olabilir. Her izleyici, bu filmlerde kapı metaforunun kendilerinde hangi duyguları ve anlamları uyandırdığını farklı şekillerde deneyimleyebilir.

 

Start typing and press Enter to search